Avrupa’nın kalbinde, modern yaşamın huzurunu ve barış mesajlarını taşımak amacıyla açılan "Atatürk" caddesi, yalnızca bir ulaşım arteri olmaktan öte, Türkiye'nin kuruluş felsefesini ve Atatürk'ün dünya barışına olan katkılarını simgeleyen bir buluşma noktası haline gelmeyi hedefliyor. 28 Ekim 2023 tarihinde gerçekleştirilen açılış töreni, Türkiye ve dünya ülkeleriyle olan dostane ilişkilerin pekiştirilmesi açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Bu etkinlikte, Atatürk’ün ünlü sözü "Yurtta sulh, cihanda sulh" başta olmak üzere, barış ve hoşgörü temaları ön plana çıkarıldı.
Açılış törenine katılan Türkiye'nin Avrupa ülkelerindeki temsilcileri, çeşitli ülkelerin barışa olan katkılarına vurgu yaparak, caddenin yalnızca Türkiye için değil, tüm dünya için bir öneme sahip olduğunu dile getirdiler. Bu cadde, aynı zamanda Atatürk'ün özgürlük ve bağımsızlık mücadelesinin simgesi olarak da anılacak. Katılımcılar, Atatürk’ün fikirlerinin günümüzde de ne kadar önemli olduğunu ve bu tür projelerin barışın sağlanmasında önemli bir araç olacağını ifade ettiler.
Caddenin açılışında yapılan konuşmalarda, Avrupa'nın farklı kültürlerinden gelen insanların bir arada yaşama iradesinin güçlenmesi gerektiği üzerinde duruldu. Avrupa'da 30'dan fazla ülkenin yanı sıra, içinde bulunduğumuz dönemde barış ve kardeşliğin temin edilmesinin ne kadar zor olduğu vurgulandı. İşte bu bağlamda, Atatürk caddesinin oluşturulması, bu mesajı daha geniş kitlelere ulaştırmayı amaçlıyor. Caddenin her iki tarafında yer alan sanat eserleri ve heykeller, Atatürk'ün barış felsefesini görselleştirirken; her yaştan insanın ilgisiniçekebilecek bir açık hava müzesi görünümünde tasarlandı. Çünkü caddede yer alacak olan her sanat eseri, Türkiye’nin kültürel ve tarihi değerlerini yansıtmakla kalmayıp, aynı zamanda insanlık tarihindeki barış arayışına dair de mesajlar taşıyacak.
Açılış etkinliğinde, Türkiye'nin barış yakınlaşmasını simgeleyen çeşitli gösteriler de yer aldı. Müziğin ve sanatın evrenselliği üzerinden gerçekleştirilen etkinlikler, farklı kültürlerin bir araya gelmesini sağlarken, katılımcılarda dostluk duygusunu pekiştirdi. Birçok sanatçı ve orkestranın sahne aldığı etkinlikte, Atatürk'ün barışa, huzura ve hoşgörüye olan tutumunun nasıl evrensel bir dil haline geldiği üzerinde duruldu.
Atatürk caddesinin açılışı, aynı zamanda Türkiye ile Avrupa arasındaki ilişkilerin güçlenmesi açısından da bir dönüm noktası olarak öne çıktı. Caddenin isminin verilmesi, Atatürk'ün dünya genelinde tanınan bir lider olarak saygı gördüğünün bir göstergesi. Bu durum, birçok ülkedeki Türk diasporasının da sahiplenmesi gereken bir değer olarak değerlendiriliyor. Açılış, Türkiye'nin uluslararası arenada barış elçisi olarak daha aktif bir rol oynamasını sağlarken, Avrupa’daki Türk toplumu için de bir gurur kaynağı oldu.
Sonuç itibarıyla, "Atatürk" caddesi yalnızca bir yer ismi olmaktan öte, barış düşüncesinin, dostluğun ve hoşgörünün evrensel bir dil haline geldiği bir mekan olacak. Bu cadde, herkesin ortak yaşam alanı ve birlikte huzur içinde yaşama iradesinin simgesi haline gelmeyi hedefliyor. Açılışta dile getirilen duygular, insanların, inançların ve kültürlerin bir arada yaşama isteğinin güçlendiğini gösteriyor ve "Yurtta sulh, cihanda sulh" ilkesinin yaşam bulması için atılan önemli bir adım olarak hafızalara kazınacak.